I believed in God, but I am disappointed that my childhood.
Welcome

IV.Bölüm

1. Ben ki, varım ve her zaman varoldum ve varolacağım ve benim
hükmüm altındadır her yaratık. Benim kudretim ve iradem altındadır her
şey ve her olay; ama her zaman kullanmak istemem kudretimi insanlar
üzerinde.
2. Daha iyi değil midir, insanları köle gibi çekip almaktansa, kılıç korkusu
ile imanlı olmalarını beklemektense, onların gelmelerini ve dilemelerini
beklemek? Benim kudretimi tanımak isteyen, önce içinden istemelidir

bunu gerçekten. Dilemeli; içinde ve dışında gayret göstermeli bunun için.
Ancak bu şekilde anlar insan kendisine verilen hediyenin değerini ve
ancak bu şekilde olur benim seçkinim.
3. Ben, evrensel değilim. Benim bütünüm, evrenin kendisidir aslında. Bu
yüzden ben her yerdeyim. Olmadığım bir yeri ne ben düşünebilirim; ne de
bir yaradılmış olan.
4. İnsanlarım ve seçilmişlerim ve seçkin olanlarım ve yolumdan
gidenlerim, bana seslendikleri anda yanlarında olurum. Zaten her zaman
yanlarında değil miyim? Ama yardımımı ve varlığımı belli olur hale
getiririm ihtiyaç duydukları zaman.
5. Beni sevmeyenler, aldatıldıkları için sevmezler. Akılları iğfal edildiği
için sevmezler; çünkü bilmezler. Baskı altındadırlar aslında.
Sevmeyenlerime de çok zararım dokunmaz sevmedikleri için; çünkü en
ufak bir parça koparamaz benden onların küfürleri. Ben kaprisli ve
insafsız değilim; Arabın ve Kilisenin ve Yahudinin tanrısı gibi. Ancak çok
hakedilirse başka. O zaman kusabilirim gazabımı.
6. Beni sevmeyenler ve onları güden ve sömüren imtiyazlı din adamları ve
güya din öğretmenleri, benim olaylarımı ve benim öğretimi "Kötülük" diye
nitelendirirler; sadece işlerine gelmediği için.
7. Her gelen insan neslinde, benim gizli temsilcilerim ve karanlık olan
rahibim ve karanlık olan rahibelerim ve karanlığın kahini olan bir kahinim
bulunur, duruma göre erkek veya kadın. Bunları ben seçerim ve kutsarım.
Kahinlerim ve rahiplerim, kendi çağlarıyla ilgili ve kendi çağlarına uyan
görevlerini, benim isteğimle ve gücümle ve onlara bildikleri ve
bilmedikleri zamanlarda yüklediğim kudretimle yerine getirirler.
8. Ben varım ve insanlara anlatıldığının aksine, hiçbir tanrının hükmü
altında olmadığım gibi, işlerime de hiçbir tanrı karışamaz. Sizin üzerinizde
de bir hükmü yoktur Arab'ın ve Kilise'nin ve Yahudi'nin tanrılarının; siz
ona boyun eğmediğiniz ve onu çağırmadığınız sürece.
9. Bütün kavimlerdeki, benim takipçim olanların dışında kalanlara da
yardımımı ve ışığımı sunmaktan kaçınmam ben. Yeterki onlar, verileni
28
almaya hazır ve gönüllü olsunlar. Ama kendi seçkinlerim söz konusu
olduğu zaman, onlardan hiçbirşeyi esirgemem asla. Rahiplerime ve
rahibelerime ki, onların çoğu gizlidir; yetki ve kudretimden veririm. Onlar
da, benim seçkinim olmuş olan insanlara yardım ederler ve yol gösterirler.
Bütün bunlarsa, çağın ve çevrenin şartlarına göre gerçekleşir.
10. Bana uyan ve izleyenlerim, dışarıda kalanlar ve dışarda bulunmak
isteyenler ve insanları benden uzak tutmak isteyenler gibi ölmezler.
Seçkinlerimden bana layık olanlar ve diğerleri, hepsi de hakettikleri
derecede ve yeni yeni bedenlerde doğmak suretiyle tekrar tekrar dünyaya,
maddenin zevkini çıkartmaya ve bazen de gerek benim insanlarımı,
gerekse dışardakileri yönetmeye gönderirim.
11. Beni kabul edenler, kendisini tanıyanlar ve hür olmak isteyenler, bana
doğru bir adım yaklaşanlara doğru yolu göstermek için, bu yazdırdığım
kitabım gibi kitaplara da her zaman gerek duymadan, bilgimi ve
zenginliklerimi gizli ve anlaşılmaz şekillerde de verebilirim.
12. Evren'in başlangıcı, tanrıların doğuşu ve bu dünyanın da bütün özü
benim bilgimin içindedir. Bana ve benim insanlarıma dışardakilerin
düşmanlığı ve çıkarttıkları ve çıkartabilecekleri engeller, ancak onların
kendilerine zarar verebilir. Güç ve servet ve bilim, benim ellerimdedir.
13. Bana tapın ve biat edin bana ve ikrar edin bana bağlılığınızı.
Törenlerle gelin benim dinime. Benim dinim, kör bir imanla tapınmak
değildir ve ben de kölelerin tanrısı değilim. Bu yüzden kendi insanlarıma
"Kullarım" demem ben ve bu yüzden takipçilerime "Seçkinlerim" derim
veya "Müridlerim."
14. Neden "Kullarım" diyeyim ki takipçilerime? Bütün insanlar
kullarımdır, önemli olan kul olmaksa; ama benim için kendi
takipçilerimdir önemli olan sadece. Ben kul isteyen bir tanrı değilim.
Takipçi ve anlayış isterim sadece.
15. Cennet vaad etmem size ve korkutmam cehennemle. Cennet de yalan;
Cehennem de sahtedir. Yoktur bunlar sizin dışınızda. Neden vaad edeyim
size; ölümden sonraki olmayan cenneti? Zaten tam içinde yaşıyorsunuz
29
cennetinizin. Alabildiğine sizindir maddenin ve tenin zevki. Kimse
engelleyemez sizi; ne bir tanrı ve bir din ve bir köleleştirici kural.
16. Cennetiniz yanınızdadır eğer isterseniz; ama çoğunuz cehenneme
çevirir, içinde olabileceği cenneti. Kısıtlar da kısıtlar kendisini; hiçbir
zaman, girmek istese de giremeyeceği Cehennem'den kurtulmak için. Ve
gene hiçbir zaman giremeyeceği, olmayan Cennet'e girebilmek için.
Böylece yansıtır içinin Cehennemini; kendi hayatına ve çevresine. Secde
etmekten kötülüğün tanrısına, yara eder dizini ve alnını ve aklını katleder
böylece ve mantığını ve en önemlisi kendi hayatını. Ve zehirler kendi
iman zehri ile çevresini.
17. Kaynar içinde tenin açlığı ve cinselliğin ihtişamlı ihtirası ve kıvranır
bu isteklerle; isteklerinden utanarak kendisinden ve tanrısından, gün boyu
ve gece uyurken. Katlanır haksızlıklara, umarak onun cezasının ahirette
verileceğine. Ve tatmin eder sadece kendisini, köpekleşmesiyle. Kilise
değil midir; "Bir tokat atana öbür yanağını dön" diyen? Kendi insanları
rahat sömürülsün diye.
18. Hayır! Bin kere hayır! Yalan bunlar... Ne sana yapılana ceza verilir
ahirette; ne de sen ödül alırsın köpekliğinle. Bu yüzden "Sana bir tokat
atana, öbür yanağını dön" demem ben. "Sana tokat atılacağından şüphe
etsen bile, önce sen tekme at" derim müridlerime.
19. Cennetiniz dünyadadır; değerini bilirseniz. Cehenneminiz de
dünyadadır; siz dışa yansıtırsanız. Siz, cennetleri cehennem yapanlarsınız.
Çoğunuz asla bilmez ve bilemez, kendisine verilen en değerli hediyenin
değerini de; olmayan ahiret zevkleri için harcar hayatını.
20. Size en değerli hediye dünyadaki hayatınızdır, dolu dolu yaşarsanız.
"Cennet' in şarapları ile mest olacağım, öldüğüm zaman" diye reddeden,
dünyanın şarabını ve keyfini; "Cennet' te istediğim kadar huri ile
çiftleşeceğim ve güzel oğlanlarla" diye umup, reddeden cinselliğini;
dünyada yasaklayan bunları kendisine ve aç aç bakan arkalarından ahireti
düşünerek, bilmelidir ki, asla ama asla alamayacaktır istediğini ahirette de.
21. Gerçi geriye dönüş vardır dünyaya, ölümden sonra başka bedenlerle.
Ama bunu da haketmek lazımdır önce. Kolay değildir, ikinci ve daha fazla
30
hayata dönmek. Kıymetini bilmeyene ikinci defa aynı hediyeyi vermek.
Bu yüzden değerini bilin yaşadığınız maddenin ve hakedin yeniden
doğmayı, buraya ya da daha iyisine.
22. Bendedir, yeniden doğmanın bilimi ve gücü. İstediğimi, istediğim
şekilde yeniden gönderirim dünyaya. Bunlardan bazıları özel görevlerle
gelirler çok başka alemlerden insan suretinde; ama bilmezler kendilerini
dünyada iken. Beklerler ömürleri boyunca görevin zamanını ve hazırlarlar
kendilerini kutsal göreve zeka ve akıl olarak, kendileri farkında olmadan.
Bazıları da ödül olarak gelirler; tekrar yaşamaya tenin zevkini doyasıya,
tekrar tekrar ve ibadet etmeye bana.
23. Azapla korkutmaz benim dinim. Keder ve acı değildir, benim dinim ve
tapınımım. Kör inançların dini değildir benim dinim ve korkunun dini
değildir. Benim dinim, aşktır ve sevgidir ve tenin zevkidir ve şehvettir
çılgıncasına. Ve anlayıştır ve özgürlüktür benim dinim, bütün zincirlerden.
24. Zevktir, benim tapınımım ve cinselliktir hizmetim. Dolu yaşamaktır
bir hayatı özgürce. Benden gelir her bilgi ve her bilim. Benim insanımdır
her gerçek bilge ve benim yolumdur her akılcılık ve gerçekten yaşamak.
Hakettiğini dilenmek değil, uzanıp almaktır benim dinim.
25. Benim dinim akılcılıktır. Sorgulamaktır benim dinim. Felsefedir ve
matematiktir. Her uyum, her oran ve orantıdır. Aklın çalışmasıdır benim
dinim ve başlıca emrim. Ben mezarların ve türbelerin ve evliyaların ve
ölümden sonrasının olmayan cennetlerinin ve cehennemlerinin tanrısı
değilim. Ki, olmayı da hiç bir zaman istemedim aslında. Ben aklın ve
zevkin ve bilimin ve özgürlüğün ve isyanın tanrısıyım.
26. Kendisi bilmese ve istemese de, her yolumdan giden müridimdir ve
her gerçek bilim adamı. Kilise tarafından şeytan diye yakılmak korkusu olmadan yaşayan gerçek havarimdir.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol