I believed in God, but I am disappointed that my childhood.
Welcome

Vahiy Bölümü

I.Bölüm

Bu çelik ve taştan olan vahşet ortamında sesimi yükseltiyorum ki işitin beni.Doğuya ve batıya sesleniyorum. Güneye ve kuzeye işaretlerimi gönderiyorum.Zayıflara ölüm,güçlülere sınırsız zenginlik vaadediyorum.Gözlerinizi açın,

Ey zihinleri küf bağlamış insanlar gözlerinizi açın ki görebilesiniz.Ve siz ey şaşkın milyonlar bana kulak verin.

Çünkü ben dünyanın hikmetine meydan okumak,mantıklarını,insanların ve Tanrının yasalarını sorgulamaya geldim.

Ben Altın Kuralınızın sebeplerini istiyor ve 10 emrinizin nedenini ve niçin olduğunu soruyorum.

Sizin putlarınız önünde teslimiyetle eğilmeyeceğim.Bana sen eğileceksin diyen kimse ölümlü düşmanımdır.

Ben,sizin güçsüz,çılgın kurtarıcınızın sulu kanına işaret parmağımı daldıracağım.Ve onun dikenle yırtılmış alnı üzerine kötülüğün gerçek prensi,kölelerin kralı ibarelerini yazacağım.

Asırlık yalan bana göre bir hakikat olmayacak; bastırılmış doğma benim kalemime engel olamayacaktır.

Ben,beni yeryüzüne ait başarı ve mutluluğuma götürmeyen tüm toplantı ve sözleşmelerden kaçıyorum.

Sert ve şiddetli istilada güç standartlarını yükselteceğim.

Ben sizin korkunç Yahova'nızın cam gibi gözlerinin içine bakacağım.Onu sakalından tutup çekeceğim;geniş yüzlü bir baltayı kaldıracağım ve onun kurt yemiş kafatasını ikiye böleceğim.

Kalenderane beyazlatılmış mezarların korkunç muhtevalarını havaya uçuracağım ve şeytanca öfkeyle gülümseyeceğim.

II.Bölüm

İşte İsa'lı Haç; o neyi temsil etmektedir? Bir ağaç üzerinde asılı soluk beceriksizliği.

Her şeyi sorguluyorum.Sizin tepeden bakan mağrur ahlak dogmalarınızın cerahatlenen ve vernikli yüzlerinin önünde durduğum gibi, onun üzerine parlak küçümseme harfleriyle; İşte karşına ne çıkarsa beğenirsin,bunun hepsi sahtekarlık diye yazacağım.

Ey ölüme meydan okuyan kimse yanıma yaklaş ve yeryüzünün kendisi,sahip olmak ve korumak için senin olacaktır.

Çok uzun süre ölü elin,yaşayan düşünceyi kısırlaştırmasına izin verilmiştir.

Çok uzun süre doğru ve yanlış,iyi ve kötü sahte peygamber tarafindan tersine çevrilmiştir.

Bir "ilahi" tabiatın otoritesi üzerine kabul edilebilecek hiçbir inanç yoktur.Tanrılaştırmanın standart bir ölçüsü de yoktur.Ahlak kuralları hakkında doğal olarak kutsal olan hiçbir şey yoktur.Çok eskilerin ağaçtan yapma putları gibi,onlar insan elinin ürünüdür.Ve insanın yapmış olduğu şeyi yine insan bozabilir.

Herhangi bir şeye ve her şeye inanmada acele etmeyen kimse büyük anlayış sahibidir.Çünkü bir yanlış (sahte) prensibe inanmak,tüm hikmetsizliğin başlangıcı demektir.

Her yeni asrın başlıca görevi,o asrın özgürlüğüne karar verecek; sağlıklı büyümeyi daima engelleyen paslı asma kilitleri koparmak ve ölü adet z****rleri kırmak için,onu maddi başarılara götürecek yeni insanları ortaya çıkarmaktır.Bizim atalarımız için hayat,umut ve özgürlük anlamına gelmiş olan teori ve düşünceler şimdi bize göre yok olma,kölelik ve yüz karasıdır.

Çevre değiştiği gibi,insan ideali de şüphesiz aynı kalmaz.

Her ne zaman,her ne sebeple bir yalan üzerine taht kurulmuşsa,bırak o acımasıza ve üzüntü duymadan eleştirilsin.Çünkü rahatsız edici bir sahteliğin hakimiyeti altında hiç kimse başarılı olamaz.

Bırak yerleşmiş safsatalar tahttan indirilsin;kökünden sökülsün,yıkılıp yok edilsin.Çünkü onlar tüm gerçek düşünce ve faaliyet yüceliğine karşı duran bir tehdittir.

İleri sürülen hiçbir "hakikat" olabilecek sonuçlarla ispatlanmamış,bilakis boş bir hayal oluşmuştur.Bırak o harici karanlığa,ölmüş tanrıların,ölmüş imparatorların,ölmüş felsefelerin ve diğer faydasız eski püskü şeylerin ve döküntülerin arasına damdan düşer gibi atılsın.

Tahta oturtulan tüm yalanların en tehlikelisi kutsal,kutsallık atfedilen,herkesin bir model hakikat olarak inanacağı imtiyazlı yalandır.O,tüm diğer meşhur yanlış ve vehimlerin verimli anasıdır.O,bin köklü ,çok başlı insafsız bir ağaçtır.O, sosyal bir kanserdir.

Yalan olarak bilinen bir yalanın kökü yarı yarıya kazınmış demektir.Fakat;akıllı insanların dahi gerçek olarak kabul ettiği yalan;küçük bir çocuğa anasının dizindeyken telkin edilen yalan,kendisine karşı mücadele edilmesi zor olan ve sessizce ilerleyen veba'dan daha tehlikelidir.

Yaygın olan ve halka mal olmuş yalanlar,şimdiye kadar şahsi hürriyetin en güçlü düşmanları olmuşlardır.Onlarla baş etmenin sadece bir yolu vardır;onların kanserini tam göbeğinden kesip atmaktır.Onların kökünü ve dallarını kazımaktır.Onları yok edin veya onlar bizi yok edeceklerdir.

III.Bölüm

"Birbirinizi seviniz" sözünün en yüce kanun olduğu söylenmiştir.Fakat o kanunu hangi güç öyle yapmıştır? İncil'in sevgisi hangi makul otoriteye dayanır?Düşmanlarımdan niçin nefret etmeyecekmişim? Eğer ben onları (seversem) bu beni onların insafına terk etmez mi?

Düşmanların birbirine iyilik yapması tabiidir fakat "iyi" nedir?

Çok hırpalanmış ve kanlı kurban,kendisini tamamen parçalamış ve etrafa kan sıçratmış ağızları sevebilir mi?

İç güdüsel olarak biz hepimiz yırtıcı hayvanlar değil miyiz?Eğer insanlar birbirlerini avlamayı tamamen bırakırlarsa,onlar var olmaya devam edecekler mi?

"Şehvet ve şehevi arzu" neslin devamına tatbik edildiğinde "sevgiyi" tanımlayacak daha gerçeklik dolu bir terim değil midir?

Düşmanlarını sev ve iyilik yap ki senden nefret etsin ve seni kullansın.Bu tekme atıldığı zaman arkasına dönen yaltakçı kimsenin değersiz düşüncesi değil midir?

Düşmanlarından bütün kalbinle nefret et ve eğer bir kimse senin bir yanağına vurursa,öbür yanağına daha şiddetli vur;onun kalça ve uyluklarına da vur.Çünkü kendini korumak en yüce kanundur.

Öbür yanağını çeviren kimse korkak bir köpektir.

Üzerine cömertçe ilave edilmiş mürekkep alaka ile saldırıya saldırı,küçük görmeye küçük görme,ölüme ölümle karşılık ver.Göze karşı göz,dişe karşı diş,daima dört kat,daima yüz kat, kendini düşmanına karşı şiddet saçan bir kimse yap ve o yoluna devam ederken,üzerinde düşünmeye dalacağı için,çok fazla hikmet sahibi olacaktır.Böylece sen kendini hayatın bütün yollarında saygın yapacaksın ve senin ölümsüz ruhun,fiziki varlığı olmayan cennete değil,bilakis saygılarını kazandığın kimselerin dimağ ve kaslarında yaşayacaktır.
 
IV.Bölüm

Hayat büyük bir müsamaha;ölüm en büyük perhizdir.Bu sebeple,hayatın en büyük gününü bu dünyada ve şimdi meydana getir.

Mutluluk verici cennet de yoktur,günahkarların yakılacağı cehennem de yoktur.Bizim işkence ve azap etme bu dünyada ve şimdidir.Bizim elverişli zamanımız şimdi ve bu dünya da şimdidir.Siz bugünü,bu saati tercih ediniz.Çünkü yaşayan hiçbir kurtarıcı yoktur.

Sen kendi kalbine,"Benim kendi kurtarıcım yine benim" de.

Sana işkence yapacak olan kimselerin yolunu kes ve onları engelle.Bırak seni mahvetmeyi tasarlayan kimseler şaşkınlık ve rezalete tekrar atılsınlar.Bırak onlar kasırganın önündeki saman çöpü gibi olsunlar ve sonra onlar,senin kendi kurtarışında memnunluğa kavuşsunlar.

Sonra senin tüm kemiklerin gururlu bir şekilde; "Bana kim benzeyebilir?".. Düşmanlarıma karşı çok güçlü olmadım mı? Kendi aklım ve bedenimle kendimi bizzat ben kurtarmadım mı? diyecektir.

V.Bölüm

Güçlülere ne mutlu.Çünkü onlar yeryüzüne sahip olacaklardır.Zayıflara lanet olsun.Çünkü onlar esarete varis olacaklardır.

Kuvvetlilere ne mutlu.Çünkü onlara insanlar arasında saygı gösterilecektir.Zayıflara lanet olsun.Çünkü onlar yok edilecektir.

Cesurlara ne mutlu.Çünkü onlar yeryüzünün efendileri olacaklardır.Doğrulukla mütevazi olanlara lanet olsun.

Galiplere ne mutlu,çünkü zafer hakkın temelidir.Malup edilenlere lanet olsun.Çünkü onlar ebediyen köle olacaklardır.

Demir bileklilere ne mutlu.Çünkü uyumsuzlar onların önünden kaçacaklardır.Ruhta zayıf olanlara lanet olsun.Çünkü onlara sille vurulacaktır.

Ölüme meydan okuyanlara ne mutlu.Çünkü onların günleri karada uzun olacaktır.Mezarın ötesinde daha zengin bir hayata gözünü dikenlere lanet olsun.Çünkü onlar bolluk içerisinde mahvolacaktır.

Sahte umudu yok edenlere ne mutlu.Çünkü onlar gerçek "Mesih"lerdir.Tanrı'ya tapanlara lanet olsun.Çünkü onlar koyun gibi kırpılacaklardır.

Yiğitlere ne mutlu.Çünkü onlar büyük hazineyi ele geçireceklerdir.İyiye ve kötüye inananlara lanet olsun.Çünkü onlar karanlıklarla dehşete düşürüleceklerdir.

Kendileri için en iyi olana inananlara ne mutlu.Çünkü onlar zihinlerini asla yıldırmayacaklardır."Tanrı'nın kuzuları" na lanet olsun.Çünkü onların kanı kardan daha beyaz akacaktır.

Düşmanların bir serpirtisine sahip olan kimseye ne mutlu,çünkü onlar onu bir kahraman yapacaktır.Karşılık olarak kendisini küçümseyen başkalarına iyilik yapana lanet olsun.Çünkü onlar hakir görülecektir.

Güçlü görüşlü olanlara ne mutlu.Çünkü onlar kasırgalara bineceklerdir.Hakikat yerine yalanları ve yalanların yerine hakikatı öğretenlere lanet olsun.Çünkü onlar iğrenç kimselerdir.

Güvenilmezlikleri kendilerini değersiz yapan zayıflara üç kere lanet olsun.Çünkü onlar hizmet edecek ve acı çekeceklerdir.

Kendi kendini kandırma meleği "dindarlar"ın ruhlarına kamp kurmuştur.Güç'ün neşe vasıtasıyla sağlanan daimi alevi Satanistlerin bedenlerinde ikamet edecektir.

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol